لاجئ [Lagi]
Aziza Brahim / عزيزة براهيمOriginale | Traduzione turca / Turkish translation |
لاجئ [LAGI] من يوم ترعرعت في الدنيا وانا لاجئ من يوم ترعرعت في الدنيا وانا لاجئ من يوم ترعرعت في الدنيا وانا لاجئ من يوم ترعرعت في الدنيا وانا لاجئ من يوم ترعرعت في الدنيا وانا لاجئ يسوى الئ كَست اهل الكبلا وانا لاجي يسوى الئ كَست اهل الكبلا وانا لاجي ساکن الخيام لكل الدهر، تشهد عن عزمي و ايماني ساکن الخيام لكل الدهر، تشهد عن عزمي و ايماني شوف كم من روح تتمنى ملكَي لعيون تحاني شوف كم من روح تتمنى ملكَي لعيون تحاني راعيهم هنا في "كوت ديفوار" هذا لاجئ كل عام اتشوفو في السودان شعبو لاجي و في کل أراضي فلسطين وانا لاجئ تتكرر الأحداث في مالي هذا لاجئ شعب الصحراء مظلوم اليوم في الجزائر، لاجئ شعب الصحراء قاوم رعاه في الجزائر، لاجئ شعب الصحراء مظلوم اليوم في الجزائر، لاجئ شعب الصحراء قاوم رعاه في الجزائر، لاجئ | MÜLTECI Ben doğduğumdan beri bu dünyada mülteciyim Ben doğduğumdan beri bu dünyada mülteciyim Doğduğumdan beri Doğduğumdan beri Doğduğumdan beri dünyada … Mülteciyim Ben doğduğumdan beri dünyada mülteciyim, mülteci Ben doğduğumdan beri dünyada mülteciyim, mülteci Kuzey'e taşınmama rağmen mülteci (olarak) kaldım! Kuzey'e taşınmama rağmen mülteci (olarak) kaldım! Çadır sakinleri benim azmime ve imanıma şahitlik ediyordu Çadır sakinleri benim azmime ve imanıma şahitlik ediyordu Bak, kaç ruh daha kendine şefkatle bakan bir çift gözle yeniden buluşmayı bekliyor! Bak, kaç ruh daha kendine şefkatle bakan bir çift gözle yeniden buluşmayı bekliyor! Onlar burada, Fildişi Sahilleri'nde, onlar mülteciler Sudan'ı ne zaman görsek halkı mülteci, onlar mülteciler! Tüm Filistin topraklarında olduğu gibi Ve ben mülteciyim, mülteci! Aynı sıkıntılar Mali'de de lanıyor, onlar mülteci! Sahra halkı bugün halini Cezair'e şikayet etmiyor, onlar mülteci! Sahra halkı Cezair sınırında koyun gütmeye alışkındır, onlar mülteci! Sahra halkı bugün halini Cezair'e şikayet etmiyor, onlar mülteci! Sahra halkı Cezair sınırında koyun gütmeye alışkındır, onlar mülteci! |