Ειρήνη
Yannis Ritsos / Γιάννης ΡίτσοςVersion française – PAIX – Marco Valdo M.I. – 2012 | |
BARIŞ Çocuğun gördüğü düştür barış, annenin gördüğü düştür barış, ağaçlar altında sevdalıların sevda sözleridir barış... Gözlerinin içinde uçsuz bucaksız bir gülümseme, elinde yemiş dolu bir zembil ve alnında ter tomurcukları, pencerede suyu soğutan testideki damlalar gibi; akşam üstü eve dönen babadır barış... Dünyanın yüzünde yara izleri kapanırken, ağaçlar diktiğimizde havan mermilerinin kazdığı çukurlara, yangının kavurduğu yüreklerde ilk tomurcuklarını açarken umut, ve ölüler kanlarının boşa gitmediğini bilerek, yana dönüp içerlemeksizin uyuyabildiklerindedir barış... Barış, yemek kokusudur tüten akşamleyin; arabanın yolda durmasının korkutmadığı, kapı çalınmasının dost demek olduğu, ve pencereyi saat başı açmanın, renklerinin uzaktaki çanlarıyla gözlerimizin bayram etmesini sağlayan, gökyüzü demek olduğu zamandır barış... Barış, bir bardak sıcak süt ve bir kitaptır uyanan çocuk önünde, başaklar birbirlerine eğilip, işte ışık ışık ışık dedikleri ve ufuk çemberi ışıkla dolup taştığı zamandır barış... Hapishaneler onarılıp kitaplıklar yapıldığı zaman, eşikten eşiğe bir türkü yükseldiği zaman geceleyin, cumartesi akşamları mahalle berberinden çıkan yeni tıraş olmuş bir işçi gibi baharda ay buluttan çıktığı zamandır barış... Geçmiş gün, yitirilmiş bir gün olmadığı, sevinç yapraklarını akşamın içine salan bir kök, ve kazanılmış bir gün hak edilen bir uyku olduğu zaman, acıyı kovmak için zamanın dört bir bucağından güneşin hemen ayaklarını bağladığını duyduğun zamandır barış... Barış, ışınlar demetidir yaz ovalarında; iyilik alfabesinin tanın dizlerinde, kardeşim dediğin, yarın kuracağız dediğin zaman, kuracağız dediğimizi kurunca türkü çağırdığımız zamandır barış... Ölüm yüreklerde az yer kapladığı ve güvenli parmaklarla mutluluğu gösterdiği zaman bacalar, ikindi vaktinin büyük karanfilini ozan ve proleter aynı şekilde kokladığı zamandır barış... İnsanların sıkışan elleridir barış, dünyanın masasındaki ekmektir, gülümsemesidir annenin, budur yalnızca başka bir şey değildir barış... Ve toprakta derin yarıklar açan sabahlar tek bir sözcük yazarlar, barış başka bir şey değil barış; dizelerimin rayları üzerinde, buğday ve güller yüklenmiş geleceğe doğru yol alan bir trendir barış... Kardeşlerim, barış içinde derin derin soluk alıyor tüm dünya bütün düşleriyle; verin ellerinizi kardeşlerim; barış budur işte...! | PAIX Le rêve de l'enfant est la paix. Le rêve de la mère est la paix. Les mots d'amour dans le jardin Sont la paix. Le père qui revient le soir Avec un sourire fatigué dans le regard Et un panier plein de fruits à la main Et les gouttes de sueur au front Semblables aux gouttes du cruchon Qui sur la fenêtre tient l'eau au frais C'est la paix. Quand les lèvres des blessures Se ferment sur le visage du monde et dans les plaies brûlées par l'incendie L'espérance éclot ses premières boutures Quand les morts peuvent s'étendre sur le flanc Et dormir sans regretter en sachant Que leur sang ne fut pas gaspillé, C'est la paix. Paix, c'est le parfum du repas du soir, Quand l'arrêt d'une auto dans la rue Ne réveille pas la peur, Quand un coup à la porte Annonce un visiteur Quand toujours la fenêtre ouverte Montre un ciel si bleu, Qui déride nos yeux De ses couleurs aux sons parfaits C'est la paix. La paix, c'est un verre de lait fumant Un livre devant l'enfant, Quand les épis se plient l'un sur l'autre Dans la lumière la lumière de l'été La couronne de l'horizon débordant de lumière , C'est la paix. Quand on transforme en bibliothèques les prisons, Quand une chanson monte la nuit de chaque maison Quand la lune printanière sort des nuées Comme le samedi soir de chez le barbier L'ouvrier rasé de près, C'est la paix. Quand le jour qui s'abat N'est pas un jour gaspillé, Lance dans le soir les feuilles de la joie, Mais un juste sommeil et un jour gagné Quand le soleil revient dénouer tes tourments Pour chasser la douleur des recoins du temps, C'est la paix. La paix, ce sont les gerbes qui dorent les champs de l'été Et sur les genoux de l'aube, l'abécédaire de la bonté Quand tu dis: mes soeurs, - quand nous disons: demain, nous construirons, Quand nous construisons, quand nous chantons, C'est la paix. La paix, c'est les mains des hommes qu'on serre Et sur la table du monde, le pain frais Le sourire de la mère. Ce n'est rien d'autre que la paix. Et les socs qui tracent les sillons au cœur de la terre Écrivent un seul nom : Paix. Rien d'autre. Paix. Sur la musique de mes vers Le train qui avance vers l'avenir De grains et de roses complet C'est la paix. Frères, le monde respire profondément dans la paix Parmi tous nos rêves. Donnez-moi la main mes frères. C'est la paix. |